BİR KÜÇÜK ADA BURNUMDA TÜTEN: SAMOS

Samos

Nereden başlasam nasıl anlatsam. Bir ada da bu kadar çok anlatacak şey nasıl olabilir mi diyorsunuz? O zaman buyrun sizi böyle alalım çünkü bu ada bildiğiniz adalardan değil 🙂


Öncelikle adaya gitme hazırlıklarından bahsetmek istiyorum. Samos adası bildiğimiz üzere bir Yunan adası haliyle Shengen Vizesi ile giriş yapılıyor. Ancak, biz bayramdan hemen sonra gittiğimiz için maalesef işlemleri yetiştiremedik bu nedenle belirli adalar için uygulanan “kapıda vize” aldık. Keşke Shengen alabilseydik böylece belki yaz bitmeden bir kaçamak daha yapabilirdik.  Neyse devam ediyorum.  İstanbul’dan Pegasus Havayolları’nın 23:55 uçağı ile kendi kanatlarımızı da uçağa ek yaparak İzmir’e gecenin bir körü vardık. Havaş ile Kuşadası’na geçtik. Bu yolculuk yaklaşık 2-2,5 saat kadar sürdü.

Kapıda vize için yaklaşık 45 euro ödedik. 10 euro burada acente ile işleri hallettiğimiz içindi eğer belgeleri kendiniz gönderirseniz 35 euro ve süresi de maksimum 15 gün olarak veriliyor. Feribotta 55 euro. Biletleri buradan alabilirsiniz.

Samos’a Kuşadası’ndan kalkan ve yaklaşık 1,5 saat süren feribotlarla gittik. Adaya adımımızı atar atmaz Ege’nin o sıcak tatlı havası sizi içine alıveriyor bu nedenle pasaport kuyruğu, bir an önce otele gitme telaşı falan sizi hiç yormuyor. Gerçi biz kapı vizesi aldığımız için hiç sırada beklemedik. Polisler isimlerimiz okuyana kadar bekleme odasında bekledik sonrada parmak izi verip bu muhteşem adaya ilk adımımızı attık. Yaşasıııın 🙂

Ada dediğime bakmayın burası bayağı büyük bir ada. Bir ucundan diğerine gitmek araba ile yaklaşık 3 saat sürüyor. Bu nedenle biz araba kiraladık ki araç kiralamak bir hayli ucuz. Adanın yolları dar ve virajlı bu nedenle arabalar mini minnacık. 

Samos

Otelimiz adanın Kuzey’in de yer alan Kokari şehrindeydi. Ne şanslıyız ki oradaydı. Evet adanın her yerinde denize girilebiliyor ama yerli halkın söylediğine göre en güzel deniz bu kısımdaymış. Ama bana göre adanın her yeri bir ötekinden daha güzel değildi. Adanın size yaptığı bir diğer kıyakta ada da rüzgardan veya dalgadan dolayı denize girememek mümkün değil. Çünkü, kuzey tarafında dalga var ise güney adeta bir çarşaf oluyor. Güney rüzgarlı ise ada yine size sevgi dolu kucağını açıyor ve size öbür tarafa davet ediyor.

Samos

Samos

Plajlar

İlk gün Navagos Beach’e gittik. Burası Çeşme’de, Bodrum’da onlarca liralar verip gittiğimiz plajların çok daha güzeli ancak giriş, şezlonglar ve eğlence ücretsiz. Aslında adada hemen hemen bütün plajlar ücretsiz. Biz kaldığımız süre boyunca yalnızca bir plajda şezlonga 3 euro ödedik ancak bu şezlonglar daha önce hiç görmediğim kadar rahat adeta bir yatağı andıran yatıp keyif yapmaktan size yüzmeyi unutturan şezlonglardı. Bu nedenle verdiğiniz her euroyu sonuna kadar hak ediyor.

Samos

Livasaki Plajını üzgünüm ama biraz anlatacağım. Leonardo Dicaprio’nun The Beach isimli filmini hatırlayanınız var mıdır bilmem? Hatırlayanlar bendensiniz 😊, burayı görünce aklıma ilk gelen şey bu film oldu. Harika bir deniz, bakir bir kumsal ve muhteşem ötesi bir koy. Burası Kokari’ye biraz uzak ve yolun belli bir kısmını offroad olarak gidiyorsunuz. Bu nedenle bir çılgınlık yaptık veeee o gün araba yerine atv kiralayarak yolumuza devam ettik. Ne de güzel ettik. Eğer yolunuz bu adaya düşerse mutlaka 1 gününüzü atv kiralamaya ayırın. 

Samos

Samos

Ada da plajlar anlat anlat bitmez çünkü her yeri plaj her yeri birbirinden daha güzel. Bu nedenle alın elinize bir harita ve görebildiğiniz kadar çok plaj görün ve yüzebileceğiniz kadar çok yüzün.

Ne Yesek?

Bu soru adada ki en sevdiğim soru. Çünkü, yediğim, tattığım her şey ancak bu kadar lezzetli bu kadar doğal ve en güzeli bu kadar ucuz olabilirdi. Evet bu cennet adanın bize bir diğer hediyesi de çok ucuz olması.

Samos

Biz bir gece Kokari’ye cok yakın bir yerde salaş bir restorana gittik. Deniz kıyısında, hasırdan bir çardağın altında muhteşem bir aksam yemeği yedik. Mezeler ve deniz ürünleri bir harikaydı. Tadın hepsini tadın kilo alın ve öyle dönün.  Dönüşte nasılsa verirsiniz ama yemeden dönerseniz çok üzülürsünüz.

Bir öğle yemeğimizi tepede Monaltes köyünde yedik. Arabayı köyün merkezine park ettikten sonra yaklaşık 20 dk yürüyerek en tepeye çıkıyoruz. Yokuş size bir hayli yoruyor ama karşılaştığınız manzara, işte onu gördüğünüz an tamam diyorsunuz, değdi. Yemekler burada bir harikaydı. Biz her oturduğumuz yerde olabildiğine çok şeyin tadına bakmak icin her şeyi ortaya söyledik. Evet evet tam olarak “Little little into the middle” ama emin olun burası bu traditional hareket için tam yeri tam zamanı.

Samos

Samos

Samos

Samos

Son gecemizde bütün bir tatil heyecanla beklediğim bir Yunan Taverna’sına gittik. Burada yiyebileceğimiz kadar çok şey yedik. Uzo’nun o sizi hiç yormayan ama ayağa kalktığınızda baş döndüren tadına doyduk. Eğlence  anlayışları bize o kadar benziyor ki. Müzikler, ezgiler, danslar…. Evet pek çok şarkıyı biz Türkçe onlar Yunanca karşılıklı kadeh kaldırarak söyledik. Onlar kalkıp Sirtaki yaptı. Bizde denedik becerebildiğimiz kadar yaptık elbette. Ama Hopa şinanay ezgileri yükselince elbette dayanamayıp dokuz sekizliğe bağladık. Gece sonlarında o kadar güzel oldu ki kafalarımızla beraber atmosfer onlar Olmasa Mektubunu çaldı bizde Türkçe söyledik.

Kızarmış peynir, falafel, karides, kalamar, Greek salad, Caciki, Uzo, Yerel şaraplar. Siz siz olun sakın bunları tatmadan dönmeyin sonra üzülürsünüz 🙂

Samos

Ne Yapalım?

Bu ada herkese her konuda kucak açıyor. İster sadece deniz, kum, güneş sakin bir tatil yapın. Ya da bizim gibi her şeyden biraz biraz. Biz bir günümüzü adada bulunan Potami Şelaleleri’ni ziyarete ayırdık. Evet neredeyse 1 günümüz burada geçiyor ama o kadar eğlenceli ki emin olun pişman olmayacaksınız.

Burası 9 şelaleden oluşan bir parkur. Şelaleler arası gidişler git gite zorlaşıyor. İple tırmanıyorsunuz, atlıyorsunuz, zıplıyorsunuz ama çok eğlenip çok gülüyorsunuz ve sonunda da parkuru tamamlamanın muhteşem hazzını yaşıyorsunuz.

Kokari’de bulunan biri 5 diğeri de 10 metre olan iki kaya bulunuyor.  Küçük olandan başlayıp her ikisini de başarıyla tamamlıyoruz. Atlarken zor gelsede havadayken bir daha atlamanın hayalini kuruyor insan. Böyle yazıp okurken az gibi gelebilir ancak tepedeyken bir hayli yüksek ve denize inmeniz baya bir zaman alıyor. Evet uçtum şahitlerim var 🙂

Pisagor bu adada doğmuş bu nedenle Pisagor’un adının verildiği bir de şehirleri var. Burası bana Bodrum’u anımsatan şirin mi şirin bir sahil kasabası. Marinada çok güzel restoranlar var. Ayrıca hediyelik eşyalar alabileceğiniz pek çok butikte dükkanda bulabilirsiniz.

Geceler

Biz genelde akşamları uzun uzun yemek yiyip sohbet ederek geçirdik ancak birkaç gece kaçamağımız oldu elbette 🙂

Kokari de bulunun çok güzel bir roof bara gittik sıklıkla. Çok güzel bir manzarası ve harika kokteylleri vardı. Ambiyans ve müziklerde çok güzeldi.


Birde Vathi kentinden bulununan Escape Music Club’a gittik. Buranın kokteylleri çok meşhurmuş bizde tadabildiğimiz kadar çok kokteylin tadına baktık. Yine deniz kıyısında ve muhteşem bir manzaraya sahip olan bu yerin müzikleri de bir harikaydı.

Samos

Bu adayı sayfalarca anlatabilirim çünkü en guzel tatillerimden biriydi. Mutlaka birgün yolunuz bu şirin Yunan adasına düşsün. Emin olun pişman olmayacaksınız.



Hayat kısa gezilecek yer çok. Çok gezin, çok eğlenin…

Please follow and like us: